"Sütçü dede" depremzedelerin içini ısıttı

Kırsal Suçıkağı Mahallesi’nde hayvancılıkla uğraşan ve çevresinde "sütçü dede" olarak tanınan 66 yaşındaki Ocak, merkezli depremlerin ardından soğuk kış şartlarında sokakta kalan vatandaşlara yardım etmek için harekete geçti.

Evi hasar görmediği için günlük çalışmalarına devam edebilen Ocak, 6 Şubat sabahı müşterileri için hazırladığı sütleri, afetin yıktığı mahallelerde hayatta kalmayı başarabilen insanlara ulaştırmaya karar verdi. Ocak, 25 gün boyunca motosikletiyle dolaştığı sokaklarda, evinde pişirdiği sütü ikram ederek depremzedelerin içini ısıttı.

Daha önce ziline bastığı evlerin, "hayırlı işler" temennisinde bulunduğu iş yerlerinin enkazının önünden geçerken duygulanan Ocak, yetkili kurumlar ve sivil toplum kuruluşlarının bölgede aktifleşmesiyle desteğini sürdürmek için maliyetine satış yapıyor.

"Isınmak için yer arıyordu insanlar. Çocuklar da öyleydi"

Ocak, afet nedeniyle çok üzgün olduğunu ancak yaraları el birliğiyle saracaklarını söyledi.

İlk günün ardından ücretsiz ikram ettiği sütünü şimdilerde yem fiyatına, maliyetine dağıttığını anlatan Ocak, "Allah’ım zarar ziyan vermesin, ümmet-i Muhammed’e yardım eylesin, depremzedelerimize oruçlarını tutmayı nasip eylesin." duasında bulundu.

Ocak, geride bıraktıkları günlerin çok kötü olduğunu anımsatarak, "İskenderun halkının o gün çektiği çile… Allah’ım bir daha göstermesin. Havalar çok soğuktu. Isınmak için yer arıyordu insanlar. Çocuklar da öyleydi. Sütleri evde pişirdik, şişelere doldurarak herkese dağıtmaya çalıştık. Elimizden geldiği kadar yardım ettik, etmeyi de sürdüreceğiz." diye konuştu.

Birçok müşterisinin enkaz altında kaldığını aktaran Ocak, yaraların sarılacağına ve eski günlerin geri geleceğine olan inancını dile getirdi.

Ocak, sütlerini sattığı Modernevler Mahallesi’nin yıllar önce narenciye bahçesi olduğunu anlatarak, "Şimdi her yer beton yığını. Şu anda da tekrar yıkılıyor. Allah’ım bundan sonra ne gösterecek bilemeyiz." dedi.

Yardım etmenin güzelliğinden bahseden Ocak, şunları kaydetti:

"İnsanların yüzündeki sevinci gördüğümüz zaman, çok iyi şeyler alıyoruz. Çünkü Allah rızası için yaptık bunları. Keşke elimden gelse de daha fazlasını yapabilsem. Ancak bu kadarını yapabiliyorum. Burada çok sayıda müşterim, çocukları, anneleri ve babaları öldü. Birçoğu memleketi terk etti. Memleketi terk etmek de çok kötü bir duygu. Allah onların yardımcısı olsun."